NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’T-TALAK

<< 1617 >>

باب الظهار

34- Zihar

 

أخبرنا الحسين بن حريث المروزي قال حدثنا الفضل بن موسى عن معمر عن الحكم بن أبان عن عكرمة عن بن عباس أن رجلا أتى النبي صلى الله عليه وسلم قد ظاهر من امرأته فوقع عليها فقال يا رسول الله إني ظاهرت من امرأتي فوقعت عليها قبل أن أكفر قال وما حملك على ذلك يرحمك الله قال رأيت خلخالها في ضوء القمر فقال لا تقربها حتى تفعل ما أمر الله عز وجل

 

[-: 5622 :-] ibn Abbas'ın bildirdiğine göre zihar yaptıktan sonra karısıyla ilişkiye giren bir adam Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'e geldi ve: "Ya Resulallah! Karıma zihar yaptım, ama kefaretini ödemeden onunla ilişkiye girdim" dedi. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Allah sana merhamet etsin! Neden öyle yaptın?" diye sorunca adam: "Ay ışığında onu halhalını (ayak bileziğini) gördüm ve dayanamadım" karşılığını verdi. Bunun üzerine Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem): 'Allah Teala'nın sana emrettiği kefareti ifa etmedikçe ona yaklaşma!" buyurdu.

 

Mücteba: 6/167; Tuhfe: 6036.

 

Diğer tahric: Hadisi Ebu Davud (2223, 2225), İbn Mace (2065) ve Tirmizi (1199) rivayet etmişlerdir.

 

Sonraki ik hadiste mürsel olarak gelecektir.

 

Zihar konusunda İbnu'l- Esir, en-Nihayede şöyle der: Kişinin karısına: "Sen bana annemin sırtı gibisin" demesidir. Cahiliye döneminde bu şekilde yapılan zihar, boşama anlamına gelmekteydi. Daha sonraları kadından uzak durma anlamında kullanılmaya başlanmıştır.

 

 

أخبرنا محمد بن رافع النيسابوري قال حدثنا عبد الرزاق قال حدثنا معمر عن الحكم بن أبان عن عكرمة قال تظاهر رجل من امرأته فأصابها قبل أن يكفر فذكر ذلك للنبي صلى الله عليه وسلم فقال له النبي صلى الله عليه وسلم ما حملك على ذلك قال رحمك الله يا رسول الله رأيت خلخالها أو ساقيها في ضوء القمر فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم فاعتزلها حتى تفعل ما أمرك الله عز وجل

 

[-: 5623 :-] İkrime bildiriyor: Adamın biri zihar yaptıktan sonra keffaretini ödemeden karısıyla ilişkiye girdi. Adam bunu Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'e anlatınca Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) ona: "Bunu neden yaptzn?" diye sordu. Adam: "Ya Resulallah! Allah merhametini senden esirgemesin, karımın halhalını (veya bacağını) ay ışığında gorunce dayanamadım" deyince, Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem): "Allah Teala'nın sana emrettiği keffareti ödeyene kadar ondan ayrı dur" buyurdu.

 

Mücteba: 6/167; Tuhfe: 6036.

 

Diğer tahric:  Hadisi Ebu Davud (2221, 2222) rivayet etmiştir.

 

 

أخبرنا إسحاق بن إبراهيم بن راهويه قال أنبأنا المعتمر وأنبأنا محمد بن عبد الأعلى الصنعاني قال حدثنا المعتمر قال سمعت الحكم بن أبان قال سمعت عكرمة أن رجلا قال يا رسول الله إنه ظاهر من امرأته ثم غشيها قبل أن يفعل ما عليه قال ما حملك على ذلك قال يا نبي الله رأيت بياض ساقيها في القمر قال نبي الله صلى الله عليه وسلم فاعتزلها حتى تقضي ما عليك واللفظ لإسحاق وقال إسحاق في حديثه فاعتزلها حتى تقضي ما عليك واللفظ لمحمد قال أبو عبد الرحمن المرسل أولى بالصواب من المسند والله سبحانه وتعالى أعلم

 

[-: 5624 :-] İkrime'nin bildirdiğine göre adamın biri: "Ya Resulalıah! Zihar yapan ancak keffaretini ödemeden karısıyla ilişkiye giren kişinin durumu nedir?" deyince, Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) adama: "Bunu neden yaptın?" diye sordu. Adam: "Ay ışığında onun bacağının beyazlığını gördüm ve dayanamadım" deyince, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Üzerine düşen keffareti ödeyene kadar ondan ayrı dur" buyurdu.

 

Mücteba: 6/167; Tuhfe: 6036.

 

 

أخبرنا إسحاق بن إبراهيم بن إبراهيم قال أنبأنا جرير عن الأعمش عن تميم بن سلمة عن عروة عن عائشة أنها قالت الحمد لله الذي وسع سمعه الأصوات لقد جاءت خولة إلى رسول الله صلى الله عليه وسلم تشكو زوجها فكان يخفى علي كلامها فأنزل الله عز وجل { قد سمع الله قول التي تجادلك في زوجها وتشتكي إلى الله والله يسمع تحاوركما } الآية

 

[-: 5625 :-] Hz. Aişe bildiriyor: Bütün sesleri işiten Allah Teala'ya hamdolsun! Havle, kocasını şikayet etmek üzere Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e geldi. Ne konuştuklarını ben duyamıyordum. Bunun üzerine Allah Teala şu ayeti indirdi: "Kocası hakkında seninle tartışan ve Allah'a şikayette bulunan kadının sözünü Allah işitmiştir. Allah, sizin konuşmanızı işitir. Çünkü Allah işitendir, bilendir." (Mücadele 1)

 

11506. hadiste tekrar gelecektir. - Mücteba: 6/168; Tuhfe: 16332.

 

Diğer tahric: Hadis İbn Mace (188, 2063) ve Ahmed, Müsned (24195) rivayet etmişlerdir.